REKL

AYET-İ KERİME

قوات الاحتلال تعتدي على المواطن خالد الغباشي في مخيم الجلزونتقرير علي دار علي

Posted by ‎تلفزيون فلسطين Palestine tv‎ on 12 Haziran 2015 Cuma

20 Nisan 2022 Çarşamba

KADIN.... المرأة ...

المرأة  ....

1- أباحوا لها الغناء على المنصات ..

 والله منعها من الأذان والإقامة ، حفاظاً على رقتها وعفتها .

2- أباحوا لها التمثيل على خشبات المسارح ..

 والله لم يطلب منها حضور الجمعة والجماعة ، حفاظاً على رقتها وعفتها .

3- جعلوها بطلة الأولمبياد والمسابقات ..

 والله منعها من الجري بين الصفا والمروة ، حفاظاً على عفتها وحيائها .

4- أخرجوها في الرحلات والمناسبات بدون أي مَحرم ..

 والله أسقط عنها ركناً من اركان الاسلام عند عدم وجود مَحرم ، حفاظاً على عفتها وحيائها .

5- أخرجوها لمتابعة المباريات وتشجيع المنتخبات الرياضية ..

 والله أسقط عنها الخروج للجهاد لنصرة الدين ، حفاظا على أنوثتها وعفتها .

6- أخرجوها من بيتها إلى الشارع معطرة مزينة كاشفة عن جمالها مضيفة إليه المساحيق الصناعية ، والله أمرها ألا تضرب بالخلخال ، ليسمع الناس ماتخفي من زينتها .

هم لم يريدوا لها الحرية .. بل أرادوا حرية الوصول إليها ...

(وَاللَّهُ يُرِيدُ أَن يَتُوبَ عَلَيْكُمْ وَيُرِيدُ الَّذِينَ يَتَّبِعُونَ الشَّهَوَاتِ أَن تَمِيلُوا مَيْلًا عَظِيمًا) .

اللهم نسألك الستر والعفاف لنساءنا وسائر نساء المسلمين ..

Kadın  ....

1- Platformlarda şarkı söylemesine izin verdiler.

 Ve Allah, şefkatini ve iffetini korumak için onu ezan ve kametten men etti.

2- Sahnede performans göstermesine izin verdiler.

 Allah ondan, iffetini ve namusunu korumak için cuma ve cemaat namazlarına katılmasını istemedi.

3- Onu olimpiyatların ve yarışmaların şampiyonu yaptılar..

 Allah, iffetini ve iffetini korumak için onu Safa ile Merve arasında koşmaktan men etti.

4- Seyahatlere ve davetlere mahremsiz dışarı çıkarın..

 Allah, iffetini ve iffetini korumak için, mahrem olmadığı zaman, İslam'ın rükünlerinden birini ondan indirdi.

5- Maçları takip etmek ve spor takımlarını teşvik etmek için dışarı çıkarın.

 Ve Allah, kadınlığını ve iffetini korumak için dini desteklemek için cihada çıkmasını yasakladı.

6- Onu evinden sokağa çıkardılar, güzel kokular verip süslediler, güzelliğini ortaya koydular, ona sanayi tozları eklediler ve Allah ona halhal vurmamasını emretti ki insanlar onun ziynetinden gizlediklerini işitsinler.

Onun özgürlüğünü istemediler.. Ona erişim özgürlüğü istediler.

(Ve Allah size tövbe etmek ister, şehvetlere uyanlar da sizin büyük bir eğilime meyletmenizi isterler.)

Allah'ım senden kadınlarımız ve diğer Müslüman kadınlarımız için koruma ve iffet istiyoruz.

13 Nisan 2022 Çarşamba

        Allah'ın bir başka planı var.

İSRAİL GAZETESİNDE ÖNCEKİ GÜN ÇIKAN YAZI;


İSRAİL GAZETESİNDE ÖNCEKİ GÜN ÇIKAN YAZI;
Erdoğan’ın gerçek hedefi Yunanistan’da yaygara çıkartıp dikkati gereksiz şekilde onlarin üstüne çekmek. Ancak Erdoğan’ın gözü doğuda. Milli silahlarını İslam ümmetinin silahları yapmak, böylece İslam NATO'su kurmak, Pakistan ile nükleer silahlara kavuşmak, Suriye üzerinden hızlıca Kudüs'e girebilmek, YPG'yi bitirip Arap’larla bağlantı kurmak, Doğu Akdeniz’de petrol ve gaz cıkartıp ekonomik ve siyasi büyük güç olmak, Kıbrıs üzerinden Gazze’ye çıkmak, Amerika’yı Orta Doğu’dan kovmak ve Halife ilan edilmek istiyor. Suriye savaşı İsrail’in hayatta kalma savaşıdır. Amerika Suriye’yi kaybederse Orta Doğuda cihad başlar, Türkler ve Ruslar mücahidlere silah verir, Amerika Irak’ı da kaybeder Mısır’ı da kaybeder, her yer Türk’lerin kontrolüne girer. Türk’leri ancak hava savaşında durdurabilirdik, geç kalındı. Hava milli savunmalarını kurmak üzereler. İlk temasları YPG ile oluyor ve YPG’yi İsrail silahlandırdı. Ama bir varlık gösteremiyorlar. Türk SiHAlarıyla her gün 50 asker kaybediyorlar. Geriye bir tek Akdeniz sahillerindeki birleşik Avrupa donanması kalıyor. Onlar da tehlikeli eşiğe gelmek üzereler. Bu birleşik donanma yakında Türk’lere yenilebilecek kritik eşiğe gelmiş olacak. İstendiği gibi varlık gösteremeyecekler. Türk’ler o donanmaya karşı da hazırlanıyorlar. Kıbrıs’a deniz üssü ve anti gemi füzeleri yerleştirdiler. Akdeniz sahilleri ve Kıbrıs’ta S-400 bataryaları kurdular. Yakında birleşik donanmanın da karşısına eşit güçte donanmayla gelecekler. Türkiye bunları tek başına yapabiliyorsa, İslam NATO'su ile neler olmaz. Zaman Türk’lere çalışıyor ve artık düşmanımız oldu. Türk’leri yenersek İslam’ı da yeneriz. Türk’leri yenemezsek İslam’ı kimse durduramaz ve İsrail namaz kılar. Filistin’lilere itaat edersiniz. Şeriat ile size hükmedilir. Tel Aviv ve Kudüs’te, her yerde ezan duyarsınız. Tek bir Musevi bile bu topraklarda bırakmazlar. Kadınlarınız pazarlarda cariye olarak satılır. Çocuklarınız elinizden alınır, Mücahid olarak yetişirler. Tüm dünyada Musevilik yok edilmiş olur. Şununda belirteyim; Türk’lerin yükselişi Erdoğan ile değildir sadece, Erdoğan sonrasında da aynen böyle bir süreç öyle yada böyle devam edecektir. Bu Erbakan’ın doktriniydi ve süreci o başlatmıştır. Bunların bugün yada yarın olmasının hiç bir hükmü yok. Türk’lerin hedeflerinden hiç bir şeyi de değiştirmeyeceğini İsrail’in artık görmesi gerekiyor. Erdoğan gider, Türk’ler biter diye basite alırsanız hatayı burada yaparsınız. Türk’lerin geçmişine bakın, olaylar hiçte öyle olmuyor, doktrinleri sahipleniyorlar. Türkiye’deki muhalefete de güvenmeyin, zamanla o da kalmayacak. Dediğim gibi, zaman bizim düşmanımız derim size ve işler hiçte planlandığı gibi gitmiyor sanki bizim planlarımız üzerinde Allahin bir başka planı var.

Jerusalem post-Israil. ALINTI

11 Eylül 2021 Cumartesi

Tuzağa düşmeTaliban üzerinden İslam tartışmaları

 Güya demokrasi, özgürlük ve insan haklarını tesis ve koruma adına girdiği her yeri perişan eden en büyük emperyalist Amerika Birleşik Devletleri en son Afganistan’da da kirli yüzünü bir kez daha göstererek Afgan halkını Taliban’ın kucağına atıverdi. Hem de Afgan ordusunu donatmak için getirdiği pek çok silah ve askeri mühimmatla birlikte. Kör olmayanlar görür, aklı kıt olanlar bile anlar ki, bu işin içerisinde Amerikan emperyalizminin sinsi bir planı vardır. Bence asıl amaç uyanış içerisinde bulunan Müslümanları bu defa da Taliban üzerinden vurup dünyaya işte “Müslümanlar bunlar” diyerek tahkir etmektir. Görüyoruz ki dünya medyası bütün imkânları ile gözünü Afganistan’a dikmiş pusudaki avcı gibi bekliyor.

Aydınlarımızın (!) bazıları da sazan gibi bu konunun üzerine atlayıp Taliban üzerinden İslam tartışmalarını çoktan başlattılar bile. Benim İslam’ım, senin İslam’ın, onun İslam’ı. İslam; yüce Allah’ın peygamberleri aracılığı ile insanlığa gönderdiği ilahi dinin adıdır ve tektir. Temel iki kaynağı ilahi kitaplar ve onları tebliğ eden peygamberlerin açıklamaları ve uygulamalarıdır.  


17 Ekim 2019 Perşembe

SON DAKİKA HABERİ: ABD ve Türkiye'den 13 maddelik ortak açıklama



"1. Türkiye ve ABD, iki yakın NATO üyesi olarak bu ilişkilerini teyid eder. ABD, Türkiye’nin güney sınırına dair meşru güvenlik kaygılarını anlar.

2. Türkiye ve ABD, kuzeydoğu Suriye başta olmak üzere sahadaki gelişmelerin, ortak çıkarlar temelinde daha yakın eşgüdüm gerektirdiğini kabul eder.

3. Türkiye ve ABD “hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için” anlayışıyla, NATO topraklarını ve halklarını tüm tehditlere karşı koruma taahhütlerini muhafaza eder.

4. Her iki ülke, insan hayatı, insan hakları ile dini ve etnik toplulukların korunmasına yönelik taahhütlerini yineler.

5. Türkiye ve ABD, Suriye'nin kuzeydoğusunda DEAŞ’la mücadele faaliyetlerinin devamında kararlıdır. Bu, önceden DEAŞ kontrolünde olan alanlarda yaşayıp yerinden edilen şahıslar ile alıkoyma merkezleri hususlarında uygun şekilde gerçekleştirilecek eşgüdümü de içerir.

6. Türkiye ve ABD, terörle mücadele harekatlarının yalnızca terör unsurları ile bu unsurlara ait barınak, sığınak, mevzi, silah, araç ve gereci hedef alması gerektiği üzerine mutabık kalır.

7. Türk tarafı Türk kuvvetleri tarafından kontrol edilen güvenli bölgedeki tüm meskun mahal (güvenli bölge) sakinlerinin dirliği ve güvenliğini sağlayacağını taahhüt eder, sivillerin ve sivil altyapının zarar görmemesi için azami dikkati göstereceğini vurgular.

8. Her iki ülke Suriye’nin siyasi birliği ile toprak bütünlüğüne ve Suriye ihtilafını Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararına uygun şekilde sonlandırmayı hedefleyen, BM öncülüğündeki siyasi sürece olan bağlılıklarını yineler.

9. Her iki taraf Türkiye’nin, YPG ağır silahlarının toplanması ve YPG tahkimatları ile tüm muharip mevzilerinin kullanılmaz hale getirilmesi dahil, milli güvenlik kaygılarının giderilmesini teminen bir güvenli bölge kurulmasının devam eden önemi ve işlevselliğinde mutabık kalır.

10. Güvenli bölge, evvelemirde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kontrolünde olacak ve her iki taraf, güvenli bölgenin her veçhesiyle uygulanmasında eşgüdümü artıracaktır.

11. Türk tarafı Barış Pınarı Harekatı’na, güvenli bölgeden YPG’nin 120 saat içinde geri çekilmelerini teminen ara verecektir. Barış Pınarı Harekatı, bu geri çekilmenin tamamlanmasını müteakip durdurulacaktır.

12. Barış Pınarı Harekatı’na ara verildiğinde ABD, Blocking Property and Suspending Entry of Certain Persons Contributing to the Situation in Syria başlıklı 14 Ekim 2019 tarihli Başkanlık Kararnamesi uyarınca hayata geçirilen yaptırımlara ilavelerini getirmeme ve Kongre nezdinde uygun şekilde çalışmalar ve istişareler yürüterek Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı doğrultusunda Suriye’de barış ve güvenliğin teminine dönük kaydedilen ilerlemenin altını çizmek hususunda mutabık kalır. Barış Pınarı Harekatı 11. paragraf uyarınca durdurulduğunda, yukarıda bahsigeçen Başkanlık Kararnamesi uyarınca hayata geçirilen mevcut yaptırımlar kaldırılacaktır.

13. Her iki taraf bu açıklamada kaydedilen tüm hedeflerin uygulanması için birlikte çalışma taahhüdünde bulunmaktadır."
Vahdeddin HOCA

13 Mart 2017 Pazartesi

20 Eylül 2016 Salı

ŞU ANDA KARŞINIZDA BULUNUYORSAM MİLLETİMİZİN CESUR VE ASİL DURUŞU SAYESİNDEDİR.

Cumhurbaşkanı Erdoğanın BM'de konuşmasından satırbaşları:
Suriye'de, Irak'ta terörün ve savaşın kıskacında inleyen pek çok ülkede yüz binlerce çocuk, kadın, genç ve yaşlı öldürülmeye devam ediyor. Ölüm ve zulümden kaçan mülteciler Avrupa şehirlerinde aşağılayıcı muamelelerle karşı karşıya kalıyor.
DAEŞ, El Nusra ve PYD/YPG gibi terör örgütleri bölgedeki eylemlerini sürdürüyor. Kafkasya'daki ihtilafların sıcak çatışmaya dönüşme riski mevcut. Yemen'den Ukrayna'ya pek çok sorun bizleri bekliyor.
Diğer yandan dünyanın pek çok ülkesinde insanlar açlık, salgın hastalıklar, sefalet ve cehaletle boğuşuyor. Bu insanlık onuru ve vicdanını yaralayan utanç verici bir tablodur. Daha da acısı bu krizlerin ve sorunların çoğunun aslında kolaycı çözülebilecek mahiyette olmasıdır. Gelecek nesillerin huzuru, refahı ve güvenliği büyük ölçüde bugünden atacağımız adımlara, alacağımız tedbirlere bağlıdır.

ŞU ANDA KARŞINIZDA BULUNUYORSAM MİLLETİMİZİN CESUR VE ASİL DURUŞU SAYESİNDEDİR.
Günümüzde terör örgütleri çeşitli şeylere başvuruyor. 15 Temmuz gecesi kısa adı FETÖ olan Fetulalhçı Terör Örgütü'nün başlattığı darbe girişimine maruz kaldık 241 vatandaşıımızı şehit ettiler. Parlamento binamız, Cumhurbaşkanlığı Külliyemiz bu terör örgütü tarafından savaş uçaklarıyla bombalandı. Tanklar insanları ezip geçti. Helikopterlerden sivillerin üzerine ateş açıldı.
Bu darbe girişimi milletimizin demokrasisine, geleceğine ve anayasal düzenine kahramanca sahip çıkmasıyla bertaraf edildi. Milletimle iftihar ediyorum. Ve 29 gün gece sabahlara kadar demokrasi nöbetleri tuttukları için iftihar ediyorum. Hain darbe teşebbüsünü canını hiçe sayarak, bedenini tankların önüne siper eden milletimle iftihar ediyorum. Karşınızda bulunuyorsam milletimizin cesur ve asil duruşu sayesindedir.

FETÖ KURUMLARI UYARISI
Örgütün (FETÖ) temel stratejisi eğitim, diyalog, hoşgörü, sivil toplum kuruluşu kisvesi altında devlet kurumlarına sızmak, toplumu etkilemek, ekonomik kaynaklara hakim olmaktır. Bu kürsüden tüm dostlarımıza kendi güvenlikleri için, ülkelerinin geleceği için Fetullahçı Terör Örgütü'ne karşı gerekli önlemleri süratle almaları çağrısında bulunuyorum. Bizim yaşadığımız tecrübeyle sabittir ki FETÖ ile bu aşamada mücadele etmezseniz yarın çok geç olabilir. Bu vesileyle bu örgütün kurumları ve örgütle bağlantılı kişiler tarafından kullanılan 'Türk, Türkiye' gibi ifadelerin kesinlikle ülkemizle bir ilgisi bulunmadığını da belirtmek isterim.

DÜNYAYA MÜLTECİ TEPKİSİ
Türkiye mülteciler için şu ana kadar 25 milyar dolar harcadı. Peki dünyadan bize ne geldi? Şu anda çatısı altında bulunduğumuz BM'den bize gelen destek 525 milyon dolardır. Başka? Başka herhangi bir şey yok. Peki AB'den gelen bir şey var mı? Ne yazık ki AB de verdiği sözleri tutamamıştır. UNICEF'e sadece gönderdikleri 178 milyon dolardır, o kadar. Fakat Türkiye'ye gelen herhangi bir yardım bu konuda söz konusu değildir. Biz meselenin başından beri bu olayın tüm insanlığın ortak meselesi olduğu inancıyla bölgesel ve küresel aktörlerle iletişim ve iş birliği içinde hareket etmeye özen gösterdik. Komşumuz ve akrabamız Suriyelilerin yaşadığı bu kıyamete sessiz kalamazdık, kalmadık.

FIRAT KALKANI
Cerablus'taki Fırat Kalkanı Harekatı sayesinde bölge halkı evlerine dönmeye başladı. Bölgenin elektrik ve su altyapısını çalışır hale getirmek için hemen harekete geçtik.
Kızılay, AFAD ve sivil toplum kuruluşlarımız bölge halkının ihtiyaçlarını yerinde karşılıyor. Yine bu bölgede ülke dışına gitmiş tüm mültecilerin de kullanacağı tüm sosyal donatılara sahip yerleşim yerleri inşa etmeyi planlıyoruz. Bunun için güvenli alan haline getirdiğimiz yerlerin uçuşa yasak bölge ilan edilmesine yönelik kararlı bir duruş göstermeli ve hep birlikte çalışmalıyız.
Bizim Suriye'nin topraklarında asla gözümüz yoktur. Bütün mesele Suriye, Suriyelilerindir. Suriye topraklarında kimsenin gözünün olmaması gerekir. Suriye muhalefetine verdiğimiz destekle başlayan Fırat Kalkanı Harekatı umutsuzluğun hakim olduğu bir bölgede istikrarın, huzurun ve dengenin yeni tesisi için kritik bir öneme sahiptir. PKK, PYD terör örgütünün önceliğinin DAEŞ ile mücadele etmek olmadığı bu operasyonla birlikte açıkça ortaya çıktı. Operasyon, Suriye'deki ılımlı muhalif unsurların özgüvenlerinin yerine gelmesini de sağlamış oldu. Hatta bu gelişme Musul'u DAEŞ teröründen kurtarmak isteyen Irak'taki yerel güçleri de cesaretlendirdi.